YÜZDE ELLİ MÜLAKAT YÜZDE SIFIR LİYAKAT
Değerli meslektaşlarım yıllardır öğrencisi olarak bulunduğunuz Türk Eğitim Sisteminin içine, lisans eğitiminiz bittiğinde öğretmen olarak girecek olabilirsiniz. Olabilirsiniz diyorum çünkü bu durumun gerçekleşmesi için Sayın Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’in önerdiği atama sistemine göre %50 KPSS puanınız ve %50 Mülakatta gösterdiğiniz performansınız etkili olacaktır. Son zamanlarda yaşanan ekonomik dalgalanmalardan dolayı sanırım hepimiz bir önceki dönemlere göre daha fazla matematiksel hesap yapmaktayız. Bu varsayım ile bu durumu matematiksel olarak özetleyebilirsek, tüm ülkemiz açısından daha anlaşılır olabileceğini düşünüyorum. Bu hesaba göre KPSS’den 90 alan bir kişi, mülakattan 30 alırsa iki ayrı yerden gelecek puan KPSS için 45 mülakat için 15 olacaktır, zaten yıllardır eğitim alıp KPSS ve alan sınavına hazırlanmak zorunda kalan öğretmenimiz toplam 60 puan ile atanamayacaktır. Yine benzer şekilde başka bir öğretmenimize bakalım, bu öğretmenimiz de KPSS’ den 50, mülakattan ise 100 alsın 2 ayrı yerden gelen puanlar toplamı 75 olacaktır bu öğretmenimiz branşına göre kadro sayısı fazla olup sıralaması da yeterli olursa aynı branştaki KPSS’den 90 puan almış öğretmenimizin önünde yer alacaktır. Bu sistemin gösterdiği şey net olarak KPSS’nin bir etkisinin olmadığıdır. Yaşanacak olan bu durum en az 4 yıl üniversite okuyup, üniversitenin son senesinde tüm parasını kurs, dershane, kitap ve benzerine harcayarak KPSS’ye hazırlanan öğretmenlerimize çok ciddi bir haksızlık olarak gözükmektedir. Burada tartıştığımız konu mülakatın gereksiz olduğu değil verilen oranın niteliksiz olduğudur.
Türk Eğitim Sisteminde en önemli sorunlardan biri olan öğretmen atamaları yapılan yeni düzenlemeler ile daha da sorunlu ve içinden çıkılamaz bir hale gelmiştir. Ülkemizde başvuru sayısının çok olması sebebiyle, bire bir mülakatları hakkaniyetle gerçekleştirmek mümkün görünmemektedir. Kamera sistemlerinin kullanılması, komisyonların oluşturulması ve bunların bütçesi devletimize ciddi olarak maddi bir yük getirecektir. Gencecik öğretmenlerimizin geleceği ve hayalleri girdikleri mülakatta karşılarına çıkan komisyon üyelerinin kararına bırakılmamalıdır.
Ne yazık ki ülkemiz, Sayın Milli Eğitim Bakanımızın da ifade ettiği gibi önceki mülakatları liyakatli bir şekilde gerçekleştirememiştir. Yaşanan bu durum genç öğretmenlerimizin geleceğe yönelik kaygılarını arttırmakta, özel okul sahiplerini de heyecanlandırmaktadır. Öğretmenin emeği özel okullarda sömürülmekte ve atanamayan öğretmenler 6-8 bin TL arası komik rakamlar ile çalıştırılmaktadır. Modern köleliğin bir projeksiyonu olan bu durum her geçen gün genç öğretmenlerimizi karanlığa sürüklemektedir. Öğretmenlerimiz de geleceğe yönelik karamsar bir ruh hali içindedir. Bu durumun ivedilikle düzeltilmesi gerekmektedir.
Eğitim personelleri, kamu kurumlarında istihdam edilirken sadece KPSS ve Öabt’den alınan puan ile tercihlerin yapılabilmesi daha adil bir uygulamanın gerçekleştirilmesine destek verecektir. Sistemin içinde bulunan tüm meslektaşlarımdan bu duruma gereken tepkiyi göstermelerini bekliyorum. İşimiz eğitim ve eğitmek ise haksızlığa karşı kör, sağır, dilsiz olmak biz eğitimciler için uygun olmayan bir tavırdır. Değerli meslektaşlarım yeni nesil bizim eserimiz olacaksa yetiştirdiğimiz nesillerin de emanetimiz olduğunu unutmadan lütfen sesimizi açalım, olanları görelim, konuşulanları duyalım. Ne demişti Nazım Hikmet “ Sen yanmazsan, ben yanmazsam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa…